Samed Behrengi’nin ölümsüz eseri Küçük Kara Balık’ı okumayanımız kalmadığı gibi farklı çevirmenlerle Türkçe’ye çevirtip basmayan yayınevi de neredeyse yok. Yayınevleri kitaplarının öne çıkması için çeşitli yöntemler deniyorlar. Kimi cilt kapak tasarımını özelleştiriyor kimi önsözünü ünlülere yazdırıyor. Doğan Kitap da ikinci yolu seçenlerden. Yayınevi Behrengi’nin Küçük Kara Balık’ına Zülfü Livaneli’ye önsöz yazdırmış. Buraya kadar her şey normal diyebiliriz; gerçi birçok kullanıcı buna da itiraz ediyor. Kapak şöyle:
Sorun; Linaneli’nn adının kapakta yer alması ve çevirmenin kitabın künye kısmına koyulması. Bütün çeviri kitaplarda çevirmen adı ön kapakta yer alırken Küçük Kara Balık’ın çevirmeni Lena Mahmoudi Azar kapakta yer almıyor. Kitabı resimleyenin Canan Barış’ın bile adı Livaneli’den daha küçük. Zülfü Livaneli’nin adı kitabın adının hemen altında.
Kitabın ilk baskısı 2017 yılında yapılmış. Yıllar sonra bu durumu keşfeden sosyal medya kullanıcıları serzenişlerini dile getirmeden edemedi. Her şey bir kullanıcının “İlginç. Önsözü yazan Zülfü Livaneli kendisine kapakta yer bulmuş, çevirmen ise künyeye taşınmış. Bu düzen bir gün bitecek mi acaba…” demesiyle başladı.
İlginç. Önsözü yazan Zülfü Livaneli kendisine kapakta yer bulmuş, çevirmen ise künyeye taşınmış. Bu düzen bir gün bitecek mi acaba… pic.twitter.com/kWSv0UfBcb
— artistik (@romankaptan) January 11, 2021
Bu twit kısa zamanda binlerce beğeni aldı. Ve sosyal medya kullanıcılar tepkilerini şöyle dile getirdiler.
Yaşanan durum nedeniyle Livaneli’yi değil de yayınevini suçlayan da vardı:
Bu ayıbın sorumlusu Livaneli değil yayınevi. Bu düzen son bulmalı, evet.
— MÜmit ARABUL (@umitarabul) January 13, 2021
Kitabın tanıtım bülteninin son paragrafı şöyle diyor:
“Ben artık boş boş gezmekten yoruldum. Bu sahte mutluluğu istemiyorum. Bir gün gözümü açıp da kendimi, sizin gibi, yaşlanmış ama gözleri kulakları hâlâ kapalı kalmış bir balık olarak bulmak istemiyorum.
(…) Yola koyulmak, başka yerlerde neler olup bittiğini görmek istiyorum.”