Clubhouse. henüz bir yılını bile tamamlamadan yüksek bir ilgiyle karşılandı, bir o kadar da tartışmalara sahne oldu, hatta bazı ülkelerde başka sosyal medya devlerinin bulunduğu “yasaklı uygulamalar” listesine girdi.
Uygulama çıkış yaptığı ABD başta olmak üzere Çin, Brezilya ve Türkiye’de büyük ses getirdi. Henüz yeni yeni adını duyurduğu ülkelerde de yakında yaygınlaşması bekleniyor. Elon Musk’tan Mark Zuckerberg’e, Drake’den Kanye West’e ve medya yıldızı Oprah Winfrey’e kadar birçok tanınmış isim uygulamaya adım attı.
Türkiye gibi ülkelerde de siyasetin sıcak gündeminin damga vurduğu hararetli tartışmalar binlerce kişiyi Clubhouse uygulamasına yöneltti. Son olarak Boğaziçi Üniversitesi eylemleri sırasında Clubhouse, gelişmelerin doğrudan takip edilebildiği mecralar arasında öne çıktı. Elbette dünya genelindeki bu büyük ilgi şirketin maddi değerini de yükseltti. Financial Times’a göre uygulamanın değeri şimdiden 1 milyar doların üzerinde.
Clubhouse nasıl çalışıyor?
Onu diğer sosyal platformlardan farklılaştıran, metin, görsel ya da videoların olmaması. Uygulama yalnızca sesli iletişime dayanıyor. Uygulamadaki tüm akış canlı yayınlarla gerçekleşiyor. Kullanıcılar istedikleri konuyu konuşmak üzere kendileri bir oda açabildikleri gibi başka insanların açtığı odalara da katılabiliyor. Genelde bir odada belli sayıda insana konuşma opsiyonu tanınırken diğerlerinin yalnızca dinlemesi mümkün oluyor. Ancak kullanıcılar söz isteyip konuşma hakkı elde edebiliyor.
Odada konuşulanlar kayıt altına alınamıyor ve her şeyin gerçek zamanlı olarak takip edilmesi gerekiyor. Takip etmek istediğiniz içerikleri kaçırmamak için, uygulama içerisinde istediğiniz konuları işaretleyip bunlarla ilgili bildirim alabiliyorsunuz.
Clubhouse’ın hangi yanları seviliyor?
Clubhouse’un sesli içerikten ibaret olması, podcast ya da radyo programı dinliyormuş gibi bir duygu yaratıyor. Böylece uygulama, kullanıcıları içerik türleri arasında geçiş yapmaktan kurtarıyor. Yani saniyeler içinde dikkat dağıtan kedi fotoğraflarının araya girmesiyle güncellenen ve tek bir konuyu takip etmeye imkan tanımayan bir zaman akışı, Clubhouse’da yok.
Birçok kişi uygulamayı arkadaşlarıyla konuşmak için kullansa da Elon Musk gibi isimleri “çevrimiçi” görmek, onları gerçek zamanlı olarak aynı odada karşı karşıyaymış gibi dinlemenize imkan sağlıyor. Clubhouse’un beklenmeyen bir avantajı ise, yeni bir uygulama olması sayesinde, büyük sosyal ağların yasaklandığı ülkelerde tartışma ortamı yaratması.
Twitter ve Facebook’un yasaklı olduğu Çin’de sansüre uğrayan konuları konuşmak için Clubhouse uygulamasına büyük ilgi gösterildi. Ancak uygulama Çin’de kısa süre içerisinde yasaklandı. Uygulamaya giren kullanıcılar 8 Şubat haftasından itibaren hata mesajı almaya başladılar.
Türkiye’de ise Twitter, Facebook ve Instagram’ın yanı sıra siyasi ve toplumsal konuların tartışıldığı ortamlar arasına hızlı bir giriş yaptı. Siyasi parti liderleri de Clubhouse’da takipçileriyle buluşmaya başladı.
Nasıl kullanılıyor?
Hayır. Öncelikle Clubhouse henüz Android işletim sistemine sahip telefonlarda kullanılamıyor. Huawei, Samsung, LG ve diğer Android tabanlı cep telefonları için çalışmalar sürse de henüz Clubhouse yalnızca iPhone’larda kullanılabiliyor.
Öte yandan iPhone sahibi olmanız, uygulamayı hemen indirip kullanmak için yeterli değil. Clubhouse yalnızca davet ile katılmanın mümkün olduğu bir platform. Bir kullanıcının size katılma daveti göndermesi durumunda giriş yapabiliyorsunuz. Her kullanıcının yalnızca iki davet hakkı bulunuyor. Uygulamanın aynı yöntemi ne kadar sürdüreceği ise bilinmiyor.
Bugün dünyada 1,5 milyar kullanıcısı olan Facebook’un ilk başlarda ABD’de üniversiteli küçük bir çevreyle yola çıktığını unutmamak lazım. Bugün yine 1,5 milyarın üzerinde kullanıcısı olan elektronik posta platformu Gmail de bir zamanlar davet usülüyle kullanılabiliyordu.
Zayıf yönleri neler?
İnsanların konuştuğu odalar en fazla 5 bin katılımcıya açılabiliyor. Yani çok popüler bir ismin konuşmacı olduğu bir odaya katılamama ihtimaliniz var.
Boğaziçi Üniversitesi’ndeki eylemler sırasında da Clubhouse’da yayın yapan öğrencilerin kanalı 5 bin kullanıcı sınırına ulaşmıştı. Öte yandan tüm diğer sosyal medya uygulamaları gibi Clubhouse da “gizlilik ihlali” tartışmalarını beraberinde getirdi. Uygulama, yaşanabilecek özel durumlarla ilgili soruşturmalara destek olmak amacıyla, kısa süreliğine de olsa tüm konuşmaları kayıt altında tutuyor. Ancak bu ses dosyalarının daha uzun süre muhafaza edilmesi Clubhouse’un inisiyatifinde.
‘Yeni akım’ Clubhouse mu?
Muhtemelen. Clubhouse şu anda iki milyon aktif kullanıcıya sahip ancak 2020’de yola çıkmış olmasına karşın çok hızlı bir ilerleme kaydetti. Ancak sosyal medya zorlu bir iş alanı ve ilk bakışta Clubhouse’un arkasındaki teknik altyapıyı kopyalamak oldukça mümkün görünüyor.
Snapchat’in başına geldiği gibi, rakipler bu fikirden yola çıkarak benzer uygulamalar geliştirebilir. Snapchat, sahip olduğu “kaybolan gönderi” formatını Instagram’ın ‘Hikaye’ özelliğine kaptırmıştı. Netice ne olursa olsun, Clubhouse, henüz kimsede olmayan ses içeriği özelliğiyle yola çıktı ve hayli iddialı görünüyor.
Çin’deki yasak
Gazeteciler Çin ve Tayvan’dan kullanıcıların aynı sohbet odasında ülkelerinin politikaları hakkında konuştuklarına tanık oldu. İki ülkeden insanlar birbirlerinin ülkelerini ilk defa ziyaret ettiklerinde yaşadıkları hisleri paylaştı. Çin ve Tayvan birbirlerinin topraklarında hak iddia ediyor ve bu konu Çin’de özgürce tartışılamıyor.
Çin’deki Clubhouse kullanıcılarının yoğun ilgi gösterdiği sohbet odaları arasında Uygurların durumlarının; demokrasinin avantajları ve dezavantajlarının; Çin’in Hong Kong’daki politikaların ve diğer sansürlenen konuların tartışıldığı odalar da vardı.
Uygulama yasaklanmadan önce Çin’de o kadar popülerleşti ki, Financial Times gazetesi Clubhouse davetiyelerinin internette 77 dolara kadar alıcı bulduğunu yazdı.
Çin sosyal medyasını takip eden uzmanlar, uygulamanın kısa süre içinde kaldırılmasından endişe ettiklerini dile getiriyordu.
Uygulamanın Çin’deki geleceğine dair bir açıklama yapılmadı.
Kaynak: BBC