Ahmet Eren’in “Cinayet İşleri Başkanlığı” adlı romanı The Roman Yayınları etiketiyle yayımlandı.
Tanıtım bülteninden
İlk kitabı Çarıkçıları Koruma Cemiyeti ile okurun ilgisini çekmeyi başaran Ahmet Eren ikinci kitabı Cinayet İşleri Başkanlığı ile tekrar okurlarıyla buluşuyor. Amatör bir polisiye yazarı olan Cemşit’in bir anda kendini bakanlığın başında bulmasını konu edinen kitap gerçeklikle hayal dünyasını iç içe geçiriyor. Sıradışı kurgusuyla dikkat çeken eser günümüz politik dünyasına, hükümet politikasına ve çoğumuzun yakından tanıdığı kimi siyasi portrelere ilişkin izler taşıyor.
Eğlenceli ve bir o kadar eleştirel diliyle absürt komedi alanında kendine yer edinen yazar, eserinde farklı diyaloglar ve mizahi ögeler sunuyor. 244 sayfadan oluşan eser The Roman Yayınları etiketiyle satışa sunuluyor.
Arka kapak
Cemşit şaşırdı. Memleket onunla gurur duyuyordu. Ama neden? Nedenini bilmiyordu ama yine de memleket onunla gurur duyuyordu. Yine de sebebini merak ediyordu. Bir an, “Neden?” diye sormak istedi. Sonra vazgeçti. Nedeni çok mu önemliydi? Nedenini, sivil üniformalının “Patron” dediği bu kişi biliyordu işte. Sonra, belki bu sivil üniformalı da biliyordu. Belki bu resmi üniformalı-iri cüsseli bile biliyordu. Hatta tüm memleket biliyordu. Öyle ya, gururu onlar duyduğuna göre niçin gurur duyduklarını da bilmelilerdi. Kısacası, memleket Cemşit’le gurur duyuyordu ve de bunun sebebini Cemşit hariç herkes biliyordu.
Genç, amatör bir polisiye yazarı günün birinde kendini bir anda ülkenin en önemli (!) projesinin içinde buluverirse ne olur? Gerçekliği dahi sorgulanmayan bir proje nasıl olur da bakanlık statüsü alabilir? Bu durum mu yoksa ülkenin içinde bulunduğu gerçeklik mi daha tehlikelidir?